bugün
yenile
    1. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      geceye bir şiir yetmez... binlerce şiir bırakalım arkadaşlar.
    2. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim elbette gayet rasyoneldir attan atlamak -freud diye bir şey yoktur.
    3. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bu ne biçim postacı üç defa çalıyor kapıyı bu ne biçim kel hem merhemi var hem sürmüyor başına bu ne biçim biçimler i̇stediğiniz kadar çoğaltılabilir memleket çok müsait buna örneğin yeni bir komşu taşındı karşıya bir baktım fahriye abla! kırk yıllık bir rötar yapmış erzincan treni ben gelmişim şu yaşıma o ise şiirdeki yaşından gün almamış daha benimki ne biçim hayat uymuyor ne gördüklerime ne duyduklarıma ne okuduklarıma ben ne biçim benim ne kendime benziyorum ne başkalarına murathan mungan
    4. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      küçük, muttarid, muhteriz darbeler kafeslerde, camlarda pür ihtizaz olur dembedem nevha-ger, nagme-saz kafeslerde, camlarda pür ihtizaz küçük, muttarid, muhteriz darbeler... sokaklarda seylabeler ağlaşır ufuk yaklaşır, yaklaşır, yaklaşır; bulutlar karardıkça zerrata bir ağır, muhtazır dalgalanmak gelir; bürür bir soğuk, gölge etrafı hep, numayan olur gündüzün nısf-ı şeb. söner şimdi, manzur olurken demin hayulası karşımda bir alemin. açılmaz ne bir yüz, ne bir pencere; bakıldıkça vahşet çöker yerlere. geçer boş sokaktan, hayalet gibi, şitaban u puşide-ser bir sabi; o dem leyl-i yadımda, solgun, tebah, surur bir kadın bir rıda-yı siyah saçaklarda kuşlar -hazindir bu pek! - susarlar, uzaktan ulur bir köpek. öter guş-ı ruhumda boş bir enin, boğuk bir tezad-ı sukun u tanın; küçük, pür heves, gevherin katreler sokaklarda, damlarda pür ihtizaz olur muttasıl nevha-ger, nağme-saz sokaklarda, damlarda pür ihtizaz küçük, pür heves, gevherin katreler... yağmur (günümüz türkçe'siyle) küçük, tekdüze, ürkek vuruşlar kafeslerde, camlarda titreşerek dürmadan türkü söyler, ağıt yakar kafeslerde, camlarda titreşerek küçük, tekdüze, ürkek vuruşlar sokaklarda seller ağlaşır ufuk yaklaşır, yaklaşır, yaklaşır; bulutlar karardıkca zerrelere bir ağır, olgun dalgalanma gelir; bir soğuk gölge çevreyi bürür, gündüzden geceyarısı görünür. söner şimdi, görünürken demin maddesi karşımda bir alemin açılmaz ne bir yüz, ne bir pencere; bakıldıkça vahşet çöker yerlere. geçer boş sokaktan, hayalet gibi koşarak bir cocuk, başı ortülü o sıra, andığım gece, solgun ve bitkin, sürür bir kara carşafı bir kadın saçaklarda kuşlar - acıdır bu pek! - susarlar, uzaktan ulur bir köpek. oter ruhumun kulağında boş bir inilti, boğuk bir sessizlikle tınlamanın çelişkisi küçük, istek dolu, inci gibi damlalar sokaklarda, damlarda hep titreşir ezgi söyler durmadan, ağıt yakar sokaklarda, damlarda hep titreşir küçük, istek dolu, inci gibi damlalar... tevfik fikret
    5. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      uyumaya değil rüyalarıma gidiyorum orada yaşayacağım isteğimce uyanıkken hiç yaşayamadığım hepsi de gençti güzeldi sevdim sevildim diye aldanarak son gördüğüm onlar olacak bunca yıldır sevgiye dayanamadığım ölüme değil sonsuzluğa gidiyorum orda dinleneceğim gönlümce yaşarken hiç mi hiç dinlenemediğim kalemim yine elimde kağıtlarım da önümde son uykusunda düşecek başım sağlığımda hiç eğmediğim aziz nesin
    6. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      diyecem diyemiyorum nerde lan bunun 999 şiiri. hayır böyle olmaz ama. (bkz: recep ivedik ) (bkz: saydın mı lan)
      0bine tamamlayınca bir daha bu başlığa yazmayacağım :) - la esperanza 12.08.2017 00:28:11 |#3463185
    7. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      senin dudakların pembe ellerin beyaz, al tut ellerimi bebek tut biraz! benim doğduğum köylerde ceviz ağaçları yoktu, ben bu yüzden serinliğe hasretim okşa biraz! benim doğduğum köylerde buğday tarlaları yoktu, dağıt saçlarını bebek savur biraz! benim doğduğum köyleri akşamları eşkıyalar basardı. ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem konuş biraz! benim doğduğum köylerde kuzey rüzgârları eserdi, ve bu yüzden dudaklarım çatlaktır öp biraz! sen türkiye gibi aydınlık ve güzelsin! benim doğduğum köyler de güzeldi, sen de anlat doğduğun yerleri, anlat biraz! cahit külebi
    8. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      öyle dalmışım ki bu akşamüstü, komşu arsadır gözümde gökyüzü. ben dünyadan bihaber bir çocuğum, kayıp zıpzıplarımı arıyorum. koşun çocuklar, koşun komşu kızlar, avuçlarıma sığmıyor yıldızlar. cahit sıtkı tarancı
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
    10. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yok başka hiçbir umarın en granit kayanın en ortasında balta girmemiş karanlıklarında kıpırtısız ya ölmektir kurtuluşun ya da şiir tutunmak o en gergin tele şöyle bir dokun son tınıyla tel kopsun ayak sesleri duyulsun ölümün her yanın her yönün çıkmaz nereye baksan yok hiç bile her şey sayılır o bulunduğun yerde kurtarırsa kurtarır ancak yine şiire tutunmak. aziz nesin